Yetişkin Sosyal Fobi

İlk defa 1966 yılında Isaac Markis tarafından tanımlanan bir psikolojik rahatsızlık olan sosyal fobi, toplumsal kaygı bozukluğu olarak da adlandırılmaktadır. Ortamda bulunan diğer insanların yanında hata yapma ve küçük düşme korkusu temeline dayanan bu psikolojik rahatsızlık sosyal çevre içerisinde kendisini gösterir.

Öncelikle korku ve fobi arasındaki ayrımı belirlemek, sosyal fobi kavramını daha net anlamaya yardımcı olacaktır.Korku, gerçek bir tehlikenin varolduğu ortamda ortaya çıkan oldukça gerçek bir duygudur.

Oysa fobi; gerçekçi olmayan fakat bazı baskılar sonucunda kişide ortaya çıkan bir duygudur.

Sosyal fobiye sahip olan birey, sosyal ortamlarda kalmaktan çekinir ve sürekli kendisini izleme durumu vardır. Kendisini sık sık yargılar ve eleştirir. İçinde yaşadıklarının dışarıdan görülebiliyor olduğunu düşündüğü için fiziksel tepkiler de verir. Sesinin ve elinin titremesi, yüzünün kızarması gibi bedensel tepkiler onun utanma, aşağılandığını hissetme gibi düşüncelerinin bir sonucudur.

En sık görülen ruhsal problemlerden biri olarak karşımıza çıkan sosyal fobi, kadınlarda erkeklere oranla yaklaşık bir buçuk kat daha sık görülür. Yetişkin sosyal fobinin ilk ortaya çıkış zamanı çocukluk ve gençlik dönemine dayanabilir.

Yetişkin sosyal fobi tanısını koymak için bir uzmana gitmek ve bireyi sosyal ortamında değerlendirmek gerekir. Eğer birey kendisini yalnızken iyi hissediyor ancak yabancılarla yan yana geldiği an büyük kaygılar yaşıyorsa, sosyal fobiye sahip olma ihtimali yüksektir.

Sosyal Fobi Yaygın Bir Psikolojik Rahatsızlık mı?

Sosyal fobi dünya genelinde sanıldığından daha yaygın olarak görülen bir psikolojik rahatsızlıktır. İş ve sosyal hayatı etkileyen bu durum bir süre sonra bireylerin depresyona girmesine neden olabilmektedir.

Yapılan araştırmalara göre alkolizm ve depresyondan sonra en sık rastlanan üçüncü psikolojik problem olan yetişkin sosyal fobi çocuklarda da görülmektedir. Çocuklardaki sosyal fobi kendisini daha çok okul fobisi olarak gösterebilir. Ayrıca kadınlarda sosyal fobi görülme oranı erkeklere göre 2 kat fazladır.

Yetişkin sosyal fobinin kendiliğinden ortadan kaybolma ihtimali yok denecek kadar azdır. Tedavi uygulanmadığı süreç pek çok semptom yetişkin bireyde kalıcı hale gelecektir. Ancak uygulanan profesyonel yetişkin sosyal fobi tedavileri sayesinde hastanın iyileşme ihtimali yüksektir.

Sosyal fobiye sahip olan yetişkinlerin genelde büyük çoğunluğunun farklı bir psikolojik rahatsızlığa sahip olduğu saptanmıştır. Bunlar depresyon, agorafobili panik bozuklukları ya da bağımlılık hastalıkları gibi ruhsal problemlerdir. Yetişkin sosyal fobi, tedavi edilmediği zaman ilerleyen süreçte bireyde bağımlılık ya da depresyon gibi farklı bir hastalığa zemin hazırlama ihtimali vardır. Bu nedenle psikolojik destek almak ve tedavi sürecine bir an önce başlamak sağlıklı bir gelecek için oldukça önemlidir.

Sosyal Fobi Oluşumunda Risk Faktörleri

Yetişkin sosyal fobinin oluşumuna sebebiyet veren pek çok farklı risk faktöründen bahsedilebilir. Bunların başında genetik yatkınlık gelir. Bireyin kişilik yapısı da önemli bir risk faktörüdür. Alışılmamış durumlarda çekingen bir tavır sergileyen ve korku duygusuna kapılan kişilerin sosyal fobiye sahip olma ihtimali diğerlerine oranla yüksek olacaktır.

Ebeveynleri tarafından aşırı korumacı yetiştirilen bireyler, yetişkinlik döneminde sosyal fobiye sahip olabilir. Çevresel faktörler de önemli bir etkendir ve diğer insanlarla yaşanan kötü tecrübeler bunu tetikleyebilir.

Sosyal Fobinin Psikolojik Belirtileri Nelerdir?

Planlanan sosyal ortamlara girmeden haftalar, hatta aylar önce endişe duymak sosyal fobinin psikolojik belirtilerinden biridir. Yabancılar tarafından sürekli izlendiğini düşünmek, her gün içerisinde bulunulan topluluklarda bile gerilme ve endişeli olma hali de önemli belirtileri arasındadır. Sosyal ortamlardan sürekli kaçmak ve başkalarının tedirgin olduğunuzu hissetmesinden çekinmek de sayılabilir.

Sosyal fobi kendisini fiziksel belirtilerle de gösterir. Bunlar arasında hızlı nefes alıp verme, ağız kuruluğu, mide bulantısı, terleme ya da sıcak basması gibi belirtiler sayılabilir.

Sosyal fobi tedavisi için bilişsel davranışçı terapilerin oldukça olumlu sonuçlar verdiği görülmüştür. Bilişsel davranışçı terapiler hastanın kaygılarının sebebine odaklanarak ona yüzleşme olanağı tanır. Bunun yanı sıra tedavi ilaçlarla da desteklenebilir. Önemli olan profesyonel yardım almak için bir an önce uzman psikolog ve psikiyatrist desteği almaktır.