İlişki Problemlerini Anlamak: Terk Edilme Şeması
Terk Edilme Şeması İle İlişkilerde Sağlıklı Bağlar Kurma
İlişkiler, insan yaşamının en karmaşık ve duygusal alanlarından biridir. Her bireyin taşıdığı duygusal bagaj, çocukluk döneminden itibaren şekillenir ve yetişkinlikteki ilişkilerini doğrudan etkiler. Bu bagajın en önemli parçalarından biri, “terk edilme şeması” olarak bilinen ve birçok bireyin ilişkilerinde tekrarlayan sorunlara neden olan bir korkudur.
Bağlanma, sevme-sevilme, güvenmek, saygı, sorumlulukların paylaşımı, eğlenme gibi temel duygusal ihtiyaçlarımızı giderebildiğimiz ilişkiler sağlıklı ilişkilerdir. Anne-baba ile çocuğun kurduğu ilişkide doyurulması beklenen bu ihtiyaçları yetişkin olduğumuzda romantik partnerimiz ile karşılarız. Bu anlamda romantik ilişkiler kişinin özünü onarıcı etkiye sahiptir ve yaşam kalitesini yükseltir. Ancak ilişkiler bazen ne yazık ki yıkıcı bir örüntüye sahip olabilir…
İlişkilerinizde hep benzer bir döngüde kendinizi bulduğunuz oldu mu hiç? Sorunlu bir davranış olduğunu bile bile yine aynı şeyi yaptığınız? Mesela romantik ilişkilere kendinizi tamamen kapattığınız, terk edilmekten korktuğunuz için ‘gitme’ diye yalvardığınız, hızlıca ayrılma kararı aldığınız, ayrılma kararının kesin olduğundan eminken yine kendinizi onun kollarında bulduğunuz, mutsuz olduğunuz konulardan bahsedemediğiniz, ilişki bitmesin diye fazla fedakarlık yaptığınız, ya da ayrılmanız gerektiğini bildiğiniz halde ayrılamadığınız?
Kimileri bunları aşkın büyüklüğünün göstergesi olarak tanımlıyor. Bilimsel çalışmalar ise bu yıkıcı davranışların ‘terk edilme şemasından’ kaynaklandığını ileri sürüyor.
Terk Edilme Şeması Nedir?
Terk edilme şeması, kişinin sevilme, ilgi görme veya güven duyma konusunda yetersizlik hissetmesi ve bu nedenle terk edilme korkusu yaşamasıdır. Bu korku, genellikle çocukluk döneminde ebeveynlerin tutarsız davranışları veya ayrılıklar gibi travmatik olaylarla şekillenir. Terk edilme şeması olan bireyler, romantik ilişkilerinde sürekli olarak terk edilme endişesi yaşar. Bu şema, çocuklukta yaşanan olumsuz deneyimlerden kaynaklanır ve yetişkinlikte ilişkilerde güvenli bağlar kurmayı zorlaştırır.
Terk edilme şeması, kişinin yakınlık kuracağı kişiler tarafından terk edileceği ile ilgili aşırı korku duyması halidir. Herkes zaman zaman bu tür düşünceler yaşayabilir, ancak terk edilme şemasına sahip kişilerde bu durum, neredeyse tüm ilişkilerinde temel bir endişe olarak varlığını sürdürür.
Bu şema, özellikle çocukluk ve ergenlik döneminde yaşanan olumsuz deneyimlerle oluşur. Örneğin, bir çocuğun kendisine bakım veren kişinin zaman zaman ortadan kaybolması veya tutarsız davranışları, bu şemanın gelişmesine neden olabilir. Çocuklukta terk edilme korkusu yaşayan kişiler, yetişkinlik dönemlerinde de benzer duyguları romantik ilişkilerinde deneyimleyebilirler.
Terk edilme şeması olan bireyler, yetişkinliklerinde romantik ilişkilerinde de aynı korkuları taşırlar. Bu durum, kişinin ilişkilerde güven kurmasını ve sağlıklı bağlar geliştirmesini zorlaştırır.
Özetle, terk edilme şeması, çocukluk döneminde başlayan ve bireyin tüm ilişkilerini olumsuz etkileyen, terk edilme korkusuna dayalı bir davranış kalıbıdır.
İlişkilerde Terk Edilme Şemasının Belirtileri
Terk edilme şeması olan bireyler, ilişkilerinde genellikle belirli davranışsal kalıplar sergilerler. Bu kalıplar, ilişkide güven ve yakınlık kurmayı zorlaştırabilir:
- Aşırı Kıskançlık: Partnerin ilgisini sürekli olarak başkalarına kaydıracağı korkusu.
- Bağımlılık: Partnerden aşırı derecede onay beklemek ve yalnız kalmaktan korkmak.
- İçe Kapanıklık: Reddedilme korkusuyla duygusal mesafe koymak ve duyguları paylaşmaktan kaçınmak.
- Çatışma Eğilimi: Partnerin ilgisini çekmek için gereksiz tartışmalara girmek.
Bu davranışlar, genellikle terk edilme korkusunun kontrol edilemeyen bir kaygı kaynağı haline gelmesiyle ilişkilidir ve bireylerin ilişkilerinde sağlıklı iletişim kurmalarını zorlaştırır.
Kaçabilirsin Ama Saklanamazsın…
Tehditle başa çıkmak için insanlar üç strateji kullanır: Kaçma, savaşma ve donakalma. Terk edilme tehdidi ile başa çıkmak için benzer stratejiler kullanırız: kaçınma, aşırı telafi ve teslim. Kaçınma, şemanın üreteceği kaygıdan uzak olmak için farkında olmadan yaptığımız eylemlerdir. Örneğin bir kişinin romantik ilişkilerden uzak durması bir kaçınma davranışıdır. Aşırı telafi ise şemanın üreteceği olumsuz duyguyu reddetmek halini içerir.
Örneğin partneri kendisinden uzaklaştığında ona yapışma, onun için aşırı fedakarlık yapmak bir aşırı telafi davranışıdır. Teslim olma ise farkında olmadan şemanın komutunu uygulama halidir. Güvenilmez, kendisini terk edecek partnerler seçmek terk edilme şemasında teslim davranışı örneğidir.
Bu üç stratejinin temel problemi, şemanın kehanetini doğruluyor ve şemayı sürdürüyor olmasıdır.
“Onun için her şeyi yaptım, yine de beni terk etti” ifadesindeki anlam hatasını bulalım mı ne dersiniz?
Zihninizde bir ilişkinin temel motivasyonu o ilişkinin bitmemesi üzerine kurulduğunda, tüm enerjinizi bunun için harcarsınız. Karşınızdaki gitmesin diye duygularınızı olduğu gibi ifade edemez, doğal olmaktan çıkarsınız. Kendi ihtiyaçlarınızı yok sayar ve onun için fedakarlıklar yaparsınız. İlişkinin denge mekanizmaları bozulmaya başlar. Eğim hep öteki tarafa yönelmeye başlayınca, bu yük ona da ağır gelmeye başlar. İki kişi de ilişkide doğal hissedemediğinde ilişkinin doyumu azalır ve bitme noktasına gelir. Nihayetinde “terk edileceksin” kehaneti doğrulanmış olur. Burada sergilenen aşırı telafi davranışları ilişkiyi değil, şemayı güçlendirir. “Bak işte, terk edileceksin demiştim sana, bir dahaki sefer daha dikkatli olmalısın” der şema. Bu deneyim bir sonraki ilişkide terk edilmenin ilk sinyalini aldığında daha çok paniklemeye ve aynı işlevsiz döngünün devam etmesine neden olur.
Terk Edilme Şemasının Kaynakları
Terk edilme şeması, genellikle çocukluk döneminde yaşanan olumsuz deneyimlerden beslenir. Bu deneyimlerin bazıları şunlardır:
- Ebeveyn Ayrılıkları: Boşanma veya ebeveynlerden birinin aileden uzaklaşması.
- Duygusal İhmal: Ebeveynlerin çocuğun duygusal ihtiyaçlarına yanıt vermemesi.
- Tutarsız Ebeveyn Davranışları: Ebeveynlerin sevgisinin veya ilgisinin belirsiz ve dengesiz olması.
- Travmatik Olaylar: Aile içi şiddet, hastalık veya kayıplar gibi travmatik deneyimler.
Bu tür deneyimler, çocuğun dünyaya ve başkalarına güven duygusunu zedeler ve yetişkinlikteki ilişkilerde terk edilme korkusuna dönüşebilir.
Terk Edilme Şemasını Aşmak Mümkün mü?
Terk edilme şeması, doğru yaklaşımlar ve terapi yöntemleriyle aşılabilir. Bu süreç, kişinin kendisini tanıması, duygusal ihtiyaçlarını fark etmesi ve bu ihtiyaçları sağlıklı yollarla karşılamayı öğrenmesiyle başlar. İşte terk edilme şemasıyla başa çıkmak için bazı stratejiler:
- Farkındalık: İlk adım, terk edilme şemasının varlığını kabul etmek ve bu şemanın davranışlarınızı nasıl etkilediğini fark etmektir.
- Profesyonel Destek: Bir terapist veya danışmandan yardım almak, şemanın kökenine inmek ve bu korkuları yönetmek için etkili bir yoldur. Özellikle bilişsel davranışçı terapi (CBT) ve şema terapi bu konuda oldukça etkilidir.
- Kendi Kendine Yardım Teknikleri: Meditasyon, farkındalık çalışmaları ve duygusal yazma gibi teknikler, duygusal farkındalığı artırmaya yardımcı olabilir.
- Sağlıklı İlişkiler Kurmak: Terk edilme korkusu olan bireylerin, sağlıklı ve güvenli ilişki örüntüleri geliştirmek için olumlu ilişki deneyimlerine ihtiyaçları vardır. Bu, güvenli bağlar kurarak ve duygusal destek arayarak mümkündür.
Şema Döngüsünden Çıkmak
Terk edilme şemasının getirdiği inancın aksine bakmak lazım bir de. Belki ilişki bir gün biter, belki de sonsuza dek mutlu yaşanır, bunun cevabını kimse bilemez. Ancak yaşandığı süre içinde sürekli bir kaygı içinde olmak, daha olmadan o hazin son üzerine düşünmek ve onu yaşamanın ne faydası var? Yaşanan günlerin tadını çıkarmak varken bu eziyete ne gerek var diye sormalı insan.
Buna ek olarak ilişkinin en temel iki dinamiği iletişim ve sorumlulukların paylaşımıdır. Yani iki kişi olumlu olumsuz çoğu şeyi özgürce konuşabilmeli, ve o ilişki için birbirine yakın oranda çaba göstermelidir. İlişkiden beslenmek varken kendini feda etmek mutluluk getirir mi? Koşulsuz biçimde sevildiğini bilmek varken, olumsuz bir söz söylediğinizde terk edileceğinizi düşünerek bir ilişki yaşamak ne kadar sağlıklı? Zarar veren bir ilişkiyi bir türlü bitirememek ne kadar güvenli?
Sağlıklı ilişki sonsuza dek süren ilişki değildir. Sağlıklı ilişki içinde güven duygusunu barındıran, çiftlerin iletişim kurabildiği, birbirlerine yardımcı olabildiği, beraber vakit geçirmekten keyif aldığı, birbirlerinin ihtiyaçlarını önemsedikleri bir ilişkidir. Burada odaklanılması gereken konu ne zaman biteceği değil, nasıl yaşandığıdır. Terk edilme şemasının girdabından kurtulup özgür olmak, mutlu ilişkiler yaşamak mümkün. Bu ihtimal kendini keşfetme ve dönüştürme yolunda bir adım atmak ile başlıyor.
İlişkilerde Güven İnşa Etme Yolları
Güven, sağlıklı bir ilişkinin temel taşıdır. Terk edilme şeması olan bireyler için güven inşa etmek zor olabilir, ancak imkansız değildir. İşte bu süreçte yardımcı olabilecek bazı adımlar:
- Açık ve Dürüst İletişim: Partnerinizle duygularınızı ve korkularınızı paylaşmak, güven inşa etmenin ilk adımıdır. Bu, duygusal yakınlığı artırır ve partnerinizin sizi daha iyi anlamasını sağlar.
- Bağımsızlık ve Özdeğer: İlişkide bağımsız olmak ve kendi özdeğerinizi korumak, terk edilme korkusunu azaltır. Partnerinize bağımlı olmak yerine, kendi başınıza mutlu olmayı öğrenmek önemlidir.
- Pozitif Deneyimlerin Gücü: Olumlu ilişki deneyimleri, güveni artırmanın en etkili yoludur. Partnerinizle birlikte mutlu anılar biriktirmek, ilişkinizin sağlamlaşmasına yardımcı olur.
Terk Edilme Korkusuyla Başa Çıkmanın Önemi
Terk edilme korkusu, sadece ilişkiyi değil, bireyin genel yaşam kalitesini de olumsuz etkileyebilir. Bu korkuyla başa çıkmak, hem kişisel gelişim hem de ilişkiler açısından büyük bir adımdır. Bireyler, bu korkunun üstesinden gelerek daha tatmin edici ve sağlıklı ilişkiler kurabilirler.
Terk edilme şeması, birçok insanın ilişkilerinde yaşadığı yaygın bir sorundur, ancak bu durumla başa çıkmak mümkündür. Kendi duygusal ihtiyaçlarınızı anlamak, sağlıklı iletişim yollarını öğrenmek ve profesyonel destek almak, bu süreci kolaylaştırır. Unutmayın, sağlıklı ve mutlu ilişkiler, öncelikle kendinizi tanımak ve duygusal sağlığınıza yatırım yapmakla başlar.